Uzay İstasyonunda yeni tehdit: Fazla temizlik öldürebilir

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda dokuz ay boyunca mahsur kalan iki NASA astronotu ardından yapılan yeni bir araştırma uzay aracındaki aşırı temizliğin astronotların sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini ortaya koydu.

Normal şartlarda astronotlar yörüngedeki laboratuvarlarda altı ay kadar kalıyor, ancak NASA’dan Sunita Williams ve Barry Wilmore, planlanandan çok daha uzun bir süre, dokuz aydan fazla ISS’de kaldılar.

Uzayda uzun süreli görevler sırasında astronotlar, bağışıklık sistemi bozuklukları, cilt döküntüleri ve iltihaplı durumlar gibi sağlık sorunları yaşayabiliyor. Ancak, bu sorunların kesin nedenlerini belirlemek oldukça zor bir görevdi. Yeni bir araştırma, bu rahatsızlıkların, ISS’nin “aşırı steril yapısı” ile bağlantılı olabileceğini öne sürüyor.

Dünya’da milyarlarca mikrop türü bulunurken, bazıları insan sağlığı için faydalıyken bazıları ise hastalıklara yol açabiliyor.

MİKROPLARI ASTRONOTLAR TAŞIYOR

İnsan vücudundaki faydalı bakteriler, bağışıklık sistemini güçlendirir, enfeksiyonları engeller ve bağırsak sağlığını destekler.

Daily Mail’de yer alan haberde araştırmacılar, ISS’deki mikrop çeşitliliğinin Dünya’ya göre çok daha düşük olduğunu ve çoğu mikrobu astronotların oraya taşıdığını keşfettiler.

Uzay istasyonundaki bakteri eksikliği, astronotların bağışıklık sistemlerini zayıflatarak, onları çeşitli cilt hastalıkları, uçuklar, mantar enfeksiyonları ve zona gibi rahatsızlıklara karşı daha hassas hale getiriyor olabilir.

Ekip, ISS’deki mikrobiyomun en kapsamlı araştırmasını yapmak için astronotlarla işbirliği yaparak, istasyonun 803 farklı yüzeyinden sürüntü örnekleri aldı. Yüzeylerden alınan örnekler, Dünya’ya getirildikten sonra analiz edilerek hangi bakteri türlerinin ve kimyasalların bulunduğu tespit edildi. Ayrıca, bu mikropların yüzeylerde nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamak için üç boyutlu haritalar oluşturuldu.

Araştırmalar, ISS’deki mikropların ana kaynağının astronotların cildi olduğunu ve temizlik ürünleri ile dezenfektanların neredeyse her yüzeyde bulunduğunu ortaya koydu.

Ancak mikropların çeşitliliği, uzay istasyonunun modüllerine göre farklılık gösteriyor ve bu farklar, her modülün kullanımına bağlı olarak değişiyor. Örneğin, yemek yeme ve yemek hazırlama alanlarında yiyecekle ilişkili mikroplar bulunurken, temizlik yapılan alanlarda idrar ve dışkıyla ilişkili mikroplar daha fazla bulunuyor.

HASTANE GİBİ

Uzay istasyonunun mikrobiyomunun, Dünya’daki endüstriyel ve kapalı yaşam alanlarına benzer şekilde, çok daha düşük çeşitliliğe sahip olduğu tespit edildi. Bu, hastaneler ve izole yaşam alanlarına benzeyen bir durum oluşturuyor. Ekip, temizlik ve dezenfektan kimyasallarının, mikrobiyom çeşitliliğini baskıladığını ve bu durumun astronotlar üzerinde sağlık sorunlarına yol açabileceğini buldu.

Araştırmacılar, uzay uçuşları sırasında astronotların sağlık sorunlarını azaltmak için mikrobiyal çeşitliliğin artırılmasını öneriyor.

Related Posts

Google’dan çığır açan teknoloji: Robotlar artık bağlantısız özgür!

Yapay zeka teknolojilerinin gelişimi robotların yeteneklerini de doğrudan etkiliyor. Robotlara yönelik yapay zeka modelini mart ayında duyuran teknoloji devi Google, birçok robot üreticisiyle ortak çalışma yürütüyor. Google’ın yapay zeka …

Tesla’nın sürücüsüz taksi uygulaması Teksas’ta başladı

ABD’li iş insanı Elon Musk’ın Üst Yöneticisi (CEO) olduğu otomobil şirketi Tesla, uzun süredir beklenen sürücüsüz taksi uygulamasını Teksas’ın Austin kentinde başlattı.

Artık hiçbir hesap güvende değil! Milyarlarca kullanıcının giriş bilgileri ele geçirildi

Ortaya çıkarılan yeni veri sızıntısı, çok sayıda platformdaki 16 milyar kullanıcının giriş bilgilerinin çalındığı tespit edildi. Google ve Apple başta olmak üzere çok sayıda sosyal medya hesabının da içinde olduğu bu sızıntıda iki faktörlü kimlik doğrulama sistemi kullanmayan hesapların daha yüksek tehdit altında olduğu vurgulandı.

Buzulların altından gelen gizemli sinyaller bilim insanlarını şaşırttı

Antarktika’da yapılan bilimsel bir deney sırasında, araştırmacılar buzulların altından gelen gizemli radyo dalgaları tespit etti. Fizik alanında önde gelen dergilerden Physical Review Letters’ta yayımlanan çalışmada, bu şaşırtıcı keşif, Antarktik Ani Geçici Anten (ANITA) adlı deney sayesinde gerçekleşti.

Güneş’in güney kutbu ilk kez görüntülendi

Solar Orbiter uzay aracı, Güneş’in keşfedilmemiş güney kutbunu ilk defa gözler önüne serdi. Avrupa Uzay Ajansı ESA ve NASA’nın ortak yürüttüğü bu çığır açan görev, Güneş’in manyetik alanının 11 yılda bir nasıl tersine döndüğünü anlamak için kritik …

Tahmin edilenlerin 2 katını aştı ve hala büyüyor: Bilim insanları korkutan veriyi paylaştı

Dünya’nın enerji dengesizliği tahmin edilenden çok daha hızlı artıyor ve bilim insanları bu durumu hala tam olarak açıklayamıyor. Yeni yayımlanan verilere göre, gezegenin Güneş’ten aldığı enerjiyle uzaya geri yaydığı enerji arasındaki fark son yıllarda beklenenden iki kat fazla büyüdü. 2023 yılında bu fark metrekare başına 1.8 watt’a ulaştı ve bu, iklim modellerinin öngördüğünden iki kat daha yüksek.